Efendim Web Aleminde Alemi Seyir Yaparken, Tuncel Ergün Abimizin; Görüşlerini Web Sayfamda Paylaşmak İstedim...
Sadberk(Blog) isimli Okunulası Blogunda Yer Alan Bu Güzel Anlatımını Sizlerle Netfikir.net Üzerinden Paylaşacağım.
Konya’da kapı önlerinde ikişerli üçerli otururlardı kadınlar.
Şimdilerde göremezsiniz bu manzarayı,
herkes apartman dairesinde birbirini tanımaz.
Alabildiğine beton, soğuk alışveriş merkezleri.
Sevgi yoksunu sokaklar.
Sabah namazı Sultan Selim, Kapı Cami yalnız, kimsesiz.
Yitirmiş eski saltanatını.
Bir kuş uçar konar Mevlana türbesinin üstüne,
hüzünle seyreder etrafı.
Kadınlar pazarında bir tane kadın göremezsiniz.
Yalnız Konya’da vardır böyle bir Pazar.
Köylü kadınlar yetiştirdikleri ürünleri bu pazarda satarlar
Şimdilerde büyük hava paraları dolaşır ortalıkta,
kim düşünür kadını?
Mevlana’nın etrafında Çin malı Mevlana bibloları satılır.
Türkiye’nin en düz yeridir Konya,
ama gelin görün ki yer yokmuş gibi en iyi sarraflar yer altı çarşısındadır.
Yine çok gariptir, yine yer yokmuş gibi
kırk iki katlı bir kule kondurmuşlardır şehrin göbeğine.
Bir gariptir benim memleketim.
Ortası yoktur Konya’nın.
Belki bir özlemdir ortada olmak Konyalının,
onun için hangi şehirde olursa olsun yolun ortasından yürür
Şimdi desem ki ben eski Konya’mı istiyorum.
Sokaklarında kavrulmuş leblebi, nohut,kahve kokan.
Akşamın alacasında mis gibi
tandır ekmeklerinin koktuğu sokakları geri istesem…
Hiçbir şeyini istemiyorum bu hengâmenin.
Desem de yine de seviyorum bu şehri.
Ne güzel olurdu,
eski yağmurlar tekrar yıkasaydı Konya sokaklarını.
Tekrar karşılaşsaydım onunla yağmur altında.
Benden, bizden geçti de
bizden sonrakilere birileri anlatsaydı bunları.
Bu Güzel Yazı Tuncel Ergün'ün Derlemelerindendir.
Kaynak: http://sadberk.blogspot.com
güzel bir anlatım olmuş ..
YanıtlaSilteşekkür.
Serdar bey merhaba, yazıyı beğendiğine sevindim. Selamlar saygılar
YanıtlaSilTeşekkür Ederim!
YanıtlaSil